İngilizce ilköğretim programlarının sanal kitap kurulum ve kullanımı için tıklayın
İngilizce lise programlarının sanal kitap kurulum ve kullanımı için “student’s book” kitabının kapak arkasında bulunan yönergeleri takip edin.
İngilizce ilköğretim programlarının sanal kitap kurulum ve kullanımı için tıklayın
İngilizce lise programlarının sanal kitap kurulum ve kullanımı için “student’s book” kitabının kapak arkasında bulunan yönergeleri takip edin.
Hem öğrencimizin şu ana kadarki kazanımlarını tekrar edebileceği, hem de isterseniz çocuğunuzla beraber vakit geçirebileceğiniz farklı kaynakları aşağıdaki bağlantıda bulabilirsiniz. Öğrencimizin bu kaynaklarla her gün en az yarım saat vakit geçirmesini tavsiye ediyoruz. Velilerimizi ise –öğrencimizle beraber vakit geçirmeleri halinde- olabildiğince Türkçe kullanmamaları ve mutlak suretle öğrencimize çeviri yapmasını istememeleri hakkında uyarıyoruz. Bilmedikleri yabancı bir kelime olduğunda Google’ı resimli sözlük gibi kullanabilir ya da üst yaş gruplarımız için aynı dilde anlatım yapan
sözlüklerden faydalanabilirsiniz.
Bunların yanı sıra öğrencimizin hangi kur sonunda hangi seviyede olacağını bu bağlantıdan inceleyebilir ve ilgili seviyenin GESE videolarını Youtube’dan (tıklayın) seyrederek oradaki diyalogları taklit etmeye çalışabilirsiniz.
İngilizce kaynaklar için tıklayın.
İspanyolca kaynaklar için tıklayın.
Öncelikle çocuğunuzun velisi olduğunuz gerçeğinden yola çıkarak sizlerin öğrencinizin ödevlerine yardım etmemenizi, hatta kontrol bile etmememizi rica ediyoruz. Sizden beklentimiz sadece ödevleriyle vakit geçirdiğinden emin olmanız. Bunun dışında eğer öğrencinizin eğitimini aldığı dili konuşabiliyorsanız onunla ara ara küçük sohbetler edebilir, beraber şarkı söyleyebilir ya da kısa videolar izleyebilir, bu arada ona basit sorular sorabilirsiniz.
Unutmamamız gereken en önemli nokta kış döneminde “öğrencilerimizin hayatının ana odağının okulları” olduğudur. Dolayısıyla kurumumuzda -eğitim yılı içerisinde- sunacağımız her programın bu gerçekle uyumlu olması gerekmektedir. Bu olguyu yok sayarak kış döneminde daha yoğun bir program oluşturmamız halinde, “fayda sağlayalım” derken onları kaldıramayacakları bir yükün altına itip yabancı dilden tümden soğumalarına yol açabileceğimizi düşünüyoruz.
Programlarımız dildeki dört temel beceriyi (okuma, yazma, konuşma, dinleme) bir arada kazandırmayı amaçlamaktadır. Bu nedenle öğrencilerimizin Türkçe okuma-yazma becerilerini kazanmış olmaları ve örgün eğitimde en az 1. Sınıfı bitirmiş olmaları gerekmektedir. Programlarımıza 2 veya 3. sınıfta eğitim almaya başlayarak her kış dönemi devam eden öğrencilerimiz, 8. sınıfta 6. kuru alarak B1 seviyesini tamamlayabiliyorlar. Diğer yandan ülkemizdeki Lise yerleştirme sisteminden dolayı 8. sınıfa devam eden öğrencilerin çoğunluğunun bu seneyi farklı konulara odaklanarak geçirdiğini gözlemliyoruz. Dolayısıyla tercihini bu yönde kullanmayı planlayan ailelerimiz için önerimiz; öğrencimizin bir defaya mahsus Yaz Döneminde de eğitim alması ve 6. Kuru 8. sınıf öncesinde bitirmesidir. Eğitim yılı içerisinde okul yoğunluğunu dikkate alarak haftada 4 dersi aşamıyorken, Yaz döneminde bu tip bir kısıtlama olmaksızın daha kısa sürede aynı eğitimi verebiliyoruz. Ayrıca Velilerimiz tatil programlarında göre 2 farklı Yaz döneminden kendilerine uygun olanı seçebiliyorlar.
Ne kadar erken o kadar iyi. Hz. kurundan 1. kura geçen öğrencilerimizin dışında tüm ilköğretim (3-8. sınıf arası) öğrencilerimiz için en ideal zamanlamanın “getirilebilen ilk Yaz dönemi” olduğuna inanıyoruz. Bu önerimizin ana nedenleri dil eğitiminin erken yaşlarda daha rahat öğrenilmesi ve yaş ilerledikçe öğrencilerin artan sorumlulukları yüzünden olası motivasyon kaybının önüne geçebilmektir.
Öğrencilerimizin kursumuza 4. sınıfta veya daha geç başlaması, kur tekrarı yapması gibi pek çok durumla karşılaşıyoruz. Bu tip durumlarda öğrencimizin yaşıtlarını yakalayabilmesi için farklı yıllarda birden fazla Yaz dönemine gelmesinin yararlı olacağını düşünüyoruz.
Aciliyeti olan nadir durumlar dışında (ailenin yurt dışına taşınması vb.) önermiyoruz. Bu yaş grubundaki öğrencilerin eğitim görmesi kadar dinlenmesi de gelişimlerinde önemli bir yer tutuyor. Dolayısıyla kış döneminde gösterdiğimiz hassasiyetin aynısını yazın da sürdürüyoruz. Üç aylık yaz tatilinin sadece bir ayında yabancı dil eğitimi alması bizce en ideal yaklaşımdır. Ayrıca anadil gelişimi ile yabancı dil eğitiminin paralel gitmesi gerektiğini de hesaba katarak öğrencilerimizi “koşturmanın” doğru bir yaklaşım olmadığına inanıyoruz.
Böyle bir durum kesinlikle söz konusu değildir. Özellikle küçük yaşta dil eğitimi kısa mesafe koşusundan ziyade bir maratondur. Dolayısıyla birinci önceliğimiz öğrencilerimizin ilerledikleri hız değil, doğru yönde koşmaya devam etmeleridir. Yaz programlarımız ve 6. kur, öğrencilerimizin yabancı dil becerilerini daha da ileriye götürebilmeleri için önemli fırsatlardır. Bu fırsatların değerlendirilemiyor olması çocuklarımızın eğitiminin aksadığı anlamına gelmez. Konu tamamen “eninde sonunda” varılacak hedefe Lise öncesinde ne kadar yaklaşıldığı ile ilgilidir. Bildiğiniz üzere öğrencilerimiz kış dönemlerinde Lise programlarımızla eğitimlerine kaldıkları yerden devam edebilmektedir.
Öğretmenlerin potansiyeline ve olumlu sınıf ortamına karşın, Türkiye genelindeki öğrencilerin büyük bir bölümünün (%90+) İngilizce yeterlilik düzeyi, 1000 saatten fazla İngilizce dersinden sonra bile temel düzeyde kalmaktadır. Bu sonucun en temel sebebi, gramer odaklı sistem gereği öğrencilerin İngilizceyi bir iletişim aracı olarak değil, bir ders olarak görüyor olmalarıdır. (1)
Dolayısıyla, yabancı dil eğitiminde toplam ders saati sayısı değil, dil eğitiminin hangi yaş grubuna nasıl bir programla ve hangi şartlarda verildiği, nasıl bir eğitim kadrosu ile yola çıkıldığı daha önemli bir hale gelmektedir. Çocuğunuzun bu anlayışla harmanlanarak yabancı dil ile barışık hale geldiğini, becerilerinin ve özgüveninin arttığını, gerek okuldaki sınıfında gerek yaşıtları arasında fark yarattığını eminiz sizler de gözlemliyorsunuz. Kaynak 1: TEPAV – British Council “Türkiye’deki Devlet Okullarında İngilizce Dilinin Öğretimine İlişkin Ulusal İhtiyaç Analizi” – 2014
Nisan 2019 itibarıyla uygulamaya giren “Sosyal Etkinlik Modülü” hakkında MEB in hazırladığı 73 sayfalık uygulama kılavuzunda işleyişin nasıl olması gerektiği hakkında detaylı örnekler bulunmaktadır. Bununla birlikte kurumların işleyişle alakalı farklı uygulamalardan kaçınması amacıyla MEB Kadıköy İlçe Müdürlüğü bünyesindeki resmi ve özel tüm okul müdürlüklerine ek bir yazı göndermiş ve dikkat edilmesi gereken noktaların altını çizmiştir.
Kılavuzu görüntülemek / indirmek için tıklayınız
MEB Kadıköy İlçe yazısını görüntülemek / indirmek için tıklayınız
Size whatsapp üzerinden yardımcı olmamız için lütfen iletişime geçmek istediğiniz şubeyi seçiniz.